KARNE VE YAZ HEYECANI

 

Ekleme Tarihi: 16.05.2014

 

Karne yazısı

 

Yaşasın Tatil – yaşasın karne harçlığı ve karne hediyesi

            Derken Yazı ve tatiliniz nasıl daha iyi geçirebilirsiniz***

 

 

 yerini alacak. Her ilk gibi unutulmayacak anılara sebep olacak. Diğer sınıftakileri içinse, karne günü her zaman heyecanla beklenen, hatta bazen o heyecan ile uykusuz kalınan, kimi zaman da kaygılandıran gündür. Sadece öğrenciler mi bu duyguları yaşar? Tabii ki hayır… Anne-baba hatta çocuğun yakın çevresi de heyecanla bekler “Karne” deki notları.

Çocuklar okulda yaşlarına uygun olarak öğrendikleri bilgilerin, becerilerin ve yabancı dillerin değerlendirmesidir karne. Nasıl ki büyükler evi geçindirmek için çalışıyorlarsa, çocuklar da bir iş olarak okula gitmekte ve öğrenmektedirler. Bu nedenle okul bilgi edinilen bir kaynak olması yanında çocuğun kendisi ve çevresi ile uyum becerilerini kazandığı bir ortamdır.

Her öğrencinin içinde bulunduğu gelişim dönemine ve yeteneğine göre başarısı da değişkenlikler gösterebilmektedir. Öğretmen, okul ve çocuğunun akademik ve sosyal gelişimi ile işbirliği ve iletişim içinde olan veliler için karne bir bilinmezlik değil, bildiklerinin yazılı bir kanıtıdır. Buna dayanarak öğrencinin başarısı değerlendirilirken, karnede yazılan nota değil “bu sonuca/sonuçlara nasıl gelindiğine yani sürece” dikkat edilmesi önemlidir. Öncelikle, öğrencinin yeteneklerine uygun, ulaşılabilir beklentiler geliştirebilmek için her öğrencinin bireysel potansiyeli göz önüne alınmalıdır. İlköğretim, çocukların yaşantılarında önemli değişikliklerin olduğu bir dönemdir. Birinci sınıfta yeni bir ortama uyum sağlama, arkadaşlara ve öğretmene alışma söz konusu olmaktadır. Daha ileriki yaşlarda ergenlik, derslerin yükü, ödevlerin ve sınavların zorluluk derecelerine göre farklılıklar gözlemlenmektedir. Ayrıca içinde bulunduğu gelişim dönemi, duygusal değişkenler (ailede travma, hastalık, boşanma, taşınma, okul değişikliği, kayıp, vs..) de öğrencinin öğrenmesinde etkili olabilmektedir.

Karneler sadece çocuk için değil, öğretmen, okul ve aile için bir yol haritasıdır öğrenci, öğretmen, velinin nerede olduğunu gösterir. Karne çocuğun gelişimi ile ilgili olan herkesin kendisine “geliştirilmesi gereken yönleri güçlendirmek için ne yapmalıyız?” sorusunu sormasını sağlar. Bu noktada karne kadar, öğrencinin öğretim yılı süresince yapılan değerlendirme sınav sonuçları da birer yol haritasıdır. Öğrencinin ünite bazında eksikliklerini de buradan takip edebilir, hangi noktalarda destek verilmesi gerektiğini okul, öğretmen ve öğrenci ile planlayabilirsiniz.

Kötü notlarından dolayı çocuğunuza ceza vermeyin, çünkü cezalar kimseye neyi ve nasıl yapması gerektiğini öğretmez, sadece kötü notları olduğu için korkmasını öğretir. Çocuk bir iç disiplin ve motivasyon geliştirme olanağı da bulamamış olur. Karneyi bir fırsat olarak kullanıp bu sürecin bir öğrenme olarak ele alınması ve neler yapılırsa daha iyiye gider buna bakılması gerekir. Öncelikle anne baba tutumunda, öğrencinin ders çalışma alışkanlıklarında, öğrenme süreçlerinde bir sıkıntının olup olmadığı araştırılmalı ve gerekli görüldüğünde bu konuda bir özel ev öğretmeninden önce bir uzmandan görüş ve değerlendirme alınmalıdır.

Çocuğunuza düşük veya kırık notları nedeniyle olumsuz, (“senden adam olmaz, tembel, yetersiz, dikkatsiz, akılsız” vb.) eleştirdiğinizde bu durumu kendi kişilik özellikleri ile özdeşleştirirler ve bu durum özgüvenlerinin düşmesine, olumsuz bir benlik algısı geliştirmelerine yol açar. Bu olumsuz inançları nedeniyle ikinci defa denemekten veya çabalamaktan vazgeçerler. İleriki yaşlarda faturası çıkacak olan başarı kaygısının temelleri de atılmış olur. Böyle bir sonuçla karşılaşmamak için ebeveynler öncelikle kendilerinin karneye yükledikleri anlamın ne olduğunu fark etmelidir. Ebeveynlerin olumlu ve olumsuz geri bildirimleri çocuğun zekasına, kişiliğine değil her zaman davranışına, çalışma düzenine yönelik olmalıdır. İşte o zaman çocukların karneye atfettikleri anlam da sevilmenin, değerli olmanın, kabul görmenin ön koşulu değil; bir öğrenme ve gelişme sürecinin ara değerlendirmesi, yeni hedefler belirleme fırsatı olacaktır.”

Tatil, çocukların güç ve enerji toplayabilmeleri için gereklidir. Ancak az da olsa verilen ödevler ya da geçmiş döneme ilişkin eksikleri gidermeye yönelik bir çalışma programına zaman ayırmak ailenin ve çocuğun gereksinimi olabilir. Yine de bu program çocuğun istek ve tatil gereksinimi ön planda tutularak gerçekçi bir yaklaşımla hazırlanıp uygulanmalıdır. Tatil zamanınızı programlamak ve verimli geçirebilmek için plan yapmak için uzağa gitmeye gerek yok. Parkta oyun oynamak, kaykaya binmek, havuzda yüzmek, beraber piknik yapmak gibi, ve daha nice aktiviteler yapmak için zaman ayırmanız ve beraber eğlenmeniz yeterli. Çoğu zaman oturduğunuz çevrede, örneğin Ataşehir çocuklu ailelere bir yaz programı sunuyor.

Tatillerin aile içi ilişkileri yakınlaştırma ve birlikte geçirilen zamanı artırma yönünden de önemli olduğu bir zamandır. Bilhassa çalışan anne ve babaların izin dönemlerini çocuklarının tatil döneminde kullanmaları aile içi etkileşimi artıracaktır. Aile üyelerinin hep birlikte geçireceği bu tatil dönemlerinin iletişim, çocuklarına model olma, onları tanıma ve gelişimlerini görebilme açısından da yararları olacaktır.

Yaz tatilinizin bol eğlenceli, sevgi dolu ve iletişim içinde olması dileğiyle…….

 

Uzman Psikolojik Danışman

Nilüfer Dursun Gönüllü

Ergen, Yetişkin, Çift ve Aile Danışmanın

nilufer@7renkdanismanlik.com.tr

 

 

Atatürk Mah. Ataşehir Bulvarı Gardenya Residence 7/1 Kat:7 Daire:43 Ataşehir/istanbul

Tel: 0216 999 07 50         Fax: 0216 999 03 50       E-mail: info@7renkdanismanlik.com.tr